İLK TÜRK AMİRALİ ÇAKA BEYİ KATLEDEN DAMADI I. KILIÇ ARSLAN
Çavuldur eski Türkçede 'ünlü, şanlı' anlamına gelmekte. Çaka Bey göçebeliğin Türklerin kaderi olduğu dönemlerde 1071 yılındaki Malazgirt Savaşında Alparslan'ın uç komutanı olarak görev yapan Çavuldur Bey'in oğludur.
Türkmen boylarının Anadolu içlerine akın akın ettiği dönemlerin başında Çaka Bey, tarihte Türklerin ilk kez gemilere binebileceği ve Bizanslılara karşı savaşabileceklerine yönelik ilk kıvılcımların atıldığı 1000 li yıllarda Anadolu' nun Türk yurdu yapılmaya başladığı dönemlerde Batı Anadolu kıyılarında savaşan bir Selçuklu komutanıdır.
İzmir ilk kez Selçuklu Türkleri eline O'nun zamanında ele geçmiştir. Bizanslılar ise buna karşık Selçuklu Sultanı I. Kılıç Arslan'ı O'na karşı kışkırtarak safdışı bırakmak istiyordu. Bizanslılar, bu amaçla Kuman Türkleri ile Peçenek Türkleri arasına da nifak sokarak birbirleri ile savaştırıyorlardı.
Orta Asya steplerinden at üstünde Anadolu' ya kadar uzanan yol boyunca bozkır ulusu olduğu kabul edilen nomadik Türklerin denizde gemiler ile savaşması Bizanslıları oldukça şaşırtmıştı.
Bizanslıların lütfettiği (!) İznik dolaylarını elinde tutan ve Anadoluyu Haçlılara karşı savunmaya çalışan ancak Türk boyları arasındaki rekabete kurban giden Çaka Bey'in, damadı I. Kılıç Arslan tarafından katledilmesi tarihe geçecek ibretlik bir derstir. Malazgirt savaşı ile 1071 de başlayan ilk kıvılcımlara rağmen Anadolu'ya akın akın gelmekte olan Türkmen boylarının birbirlerine karşı entrikalar çevirmeleri İstanbul'un fethini 400 yıl geciktirdiği bu dersten alınan bir sonuç olarak tarihe yazılmıştır.
Çaka Bey'in ölümünün İstanbul'un fethini 4 asır gecikmeye uğrattığı da bugün değerlendirilmektedir. Anadolu' da Türk Beylikleri üzerindeki Bizans hakimiyetinin artması ile bir devletin kurulması gecikmiştir.
Bu nedenle Çaka Bey'in ölümü çok önemli bir olay olarak tarihteki yerini almıştır.
İzmir Çeşme' deki Çaka Bey anıtı
Çaka Bey ' in anısına Çeşme'ye denize hakim bir tepede güzel bir bölgede yukarıda görülen anıt yapılmış.
Çeşme adeta Çaka Bey , Çaka Bey adeta Çeşme gibidir....
Bütün bunlara rağmen Çeşme' de Çaka Bey hakkında bir bilgi acziyeti var...
Türk tarihinin ilk Amirali olarak bilinen ve Bizanslılara karşı ilk deniz savaşını kazanan Çaka Bey' in devletin resmi kaynakları dahil olmak üzere birbiri ile ilgisi olmayan ölüm şekilleri bu acziyetin ifadesidir...
Çok şaşırtıcı...
Peki, Çaka Bey nasıl ölmüştü.
Bu konudaki kaynaklara bakıldığında koca Amiralin farklı farklı ölüm şekilleri ve tarihleri anıtlarda, müzelerde, kitaplarda ve tur kitaplarında yazılmakta olduğunu hayretle müşahede ettik..
Diğer bir deyişle Çaka Bey'in nasıl öldüğüne dair resmi tarihimizde ortak bir görüş yok.
İsteyen istediğini yazıyor.
Çeşme Kalesi' ndeki görevlilere de işin farkında ancak bir sorumlu yetkilinin bu duruma el atmasını beklediklerini söylediler.
Çaresiz olarak biz de araştırmaya başladık.
Çeşme Kalesi
İlk Türk Amiralı Çaka Bey üzerine biri Yavuz Bahadıroğlu ve diğeri Mehmet Dikici'nin olmak üzere 2 adet roman da yazılmış.
Şimdi bu iki romandan ve anıtlardan elde edilen bilgilere göre, Çaka Bey'in ölümünün nasıl olduğunu görelim (!!!!!),
1. Çaka Bey için İzmir Çeşme' de bulunan kaledeki mermer kitabe
Mermer üzerindeki kitabede Çaka Bey'in Çeşme'de şehit düştüğü yazılıyor. Burada eğer Çaka Bey şehit düştü ise O' nu kılıçla doğratan ya da zehirleten Selçuklu Sultanı I. Kılıç Arslan küffar mı oluyor? Şahadet, İslam dininde Allah yolunda vefat etmiş bir müslümana verilen isim ve makamdır. Kur'an' da sıklıkla bu kimselerin kurtuluşa erdiği, ahiretteki makamlarının diğer insanlardan üstün olacağı belirtilir.
Bu durum tarihçilerin Çaka bey'in ölümünün mü devlete daha hayırlı olduğu veya yaşamına devam etmesinin mi devlete daha hayırlı olacağının açıklığa çıkarılması ile değerlendirilebilir diye düşünüyoruz. ( bize göre Çaka Bey'in şehadeti İstanbul'un alınmasını geciktirmiş ve Bizanslıların Türk Beylikleri arasına fitne/fesat sokarak Anadoluyu yeniden Bizanslıların kontrol altına almasına yol açmıştır)
Kitabedeki bir diğer yanlış Çaka Bey'in Çeşme'de şehit düştüğü ile ilgilidir. Ancak bütün tarih kaynaklarına göre Selçuklu Sultanı I. Kılıç Arslan O'nu Selçukluların o zaman ki başkenti olan İznik'e çağırmıştır. Damadın kayınpederini ayağına çağırması eski Türk geleneklerine uymasa da Çaka Bey bir baba gibi karşılanacağını ümit ederek damadının bu davetine icabet etmiş ve O'nun ayağına kadar gitmiştir. O'nun öldürüleceğini düşünen uç komutanlardan Ersagun Bey ise buraya gitmemesi için adeta çırpınmış ancak bunu önleyememiş.
Şimdi nasıl oluyor da resmini gördüğünüz kalede bulunan aşağıdaki mermer kitabede 'Çeşme'de şehit düşmüş' ibareleri kullanılıyor.
NOT: Deniz Kuvvetleri Komutanlığı web sitesinde ise Çaka Bey 'in ölüm tarihi için aynen şu ifadeler vardır: Çaka Bey' in 1095 yılında ölümü, yükselen bir değer olan Türk Denizciliğinin gelişim hızına büyük bir darbe indirmiştir. (1095 ve 1096 yıllarından hangisi doğrudur?)
2. Wikipedia' ya göre Çaka Bey' in ölümü
Abidos (Çanakkale) kuşatması esnasında Doğu Roma donanması denizden, Selçuklu ordusu ise karadan Çaka Bey'e karşı harekete geçti. İki devlet arasındaki ittifaktan haberi olmayan Çaka Bey, I. Kılıç Arslan ile bir görüşme talep etti.
Kendisini merasimle karşılayan I. Kılıç Arslan, verilen ziyafet sırasında kılıcını çekerek Çaka Bey'i öldürdü. Ölüm tarihi 1096 dır.
NOT: Bu bölüm wikipedia dan alınmıştır. Wikipedia sayfasındaki bu bilgiler Prof. Dr. Halil İnalcık' a atıfta bulunularak yazılmıştır.
3. Mehmet Dikici' nin romanında Çaka Bey'in öldürülüşü;
'Sultan' ın işaretiyle yemeklerini yemeye başladılar. Yemeklerini yerken, yanındakiler ile sohbete başlamıştı.....Yanındakilerle sohbet ediyordu. Makul ve mantıklı sözler sarf ederek, çevresindekilerin ilgisini üzerine çekmeye çalışıyordu. ..........Bu haldeyken bile Merv' deki Büyük Kurultayı hatırladı. Bu Kurultay sırasında Tuğrul Bey'in özellikle de beylere vermek istediği mesaj çok önemliydi.......
Tam da bunları düşünürken, vücudunda bazı değişiklikler hissetti. Ancak bu halini yediği yemeklerin ağırlığına verdi. Belli ki zehirlenmişti. Ancak vücudunda meydana gelen bu ani değişikliği gene de, o buna yormak istemedi. Ama meydana gelen bu ani değişiklik üzerinde yorum yapmasına bile fırsat bulamadı.
............................
Bu dev cüsseli koca gövdeli adam, oracıkta kendi iradesi dışına çıktığı için vücudunun kontrolünü birden kaybetti. Kendisini saldığı için yerçekimine tabi oldu. Olduğu yerde yığıldı kaldı.Ölüm tarihi 1097 dir.
4.Yavuz Bahadıroğlu'nun romanında Çaka Bey'in öldürülüşü:
Yavuz Bahadıroğlu ise yazmış olduğu romanda Çaka Bey'i , I. Kılıç Arslan'ın yanındaki bir 'besleme' ye bir hançeri sırtına saplatması ile öldürtmüştür(!) Romanda I. Kılıç Arslan'ın pişman olduğu da yazılır. Çaka Bey'in aynı zamanda bir darbeye karışıp Bizans Kralı Komnensos'un iktidara gelmesine neden olan bir ekibin içinde olduğu ayrıca Çaka Bey'in bir doktor olarak ta tarihi notlar tutan Bizans Prensesi Anna nın babası Kral Komnensos' un tedavisi ile de uzun bir süre ilgilendiği anlatılır. Prenses ile daha önce Bizans saraylarında yaşamış olduğu büyük bir aşka rağmen Prensesin Sakız Adasına giden gemisine saldırıp O'na karşı nefret ve kin dolu yaklaşımından bahseder.
SONUÇ:
1.Çavuldur Çaka Bey'in nasıl öldüğü hakkında tarihsel olarak ortak bir görüş yoktur. Her ne kadar Bizans Kralı I. Aleksios Komnensos 'un kızı olan Anna'nın (ki Anna ile Çaka Bey arasında Çaka Bey'in Bizans saraylarında esir düşerek daha sonra iyi niyetinden dolayı üst görevlere gelmesi sonucunda bir gönül ilişkisi de oluşmuştu) nın yazmış olduğu anılara atıfta bulunan Prof. Dr. Halil Inalcık' a hürmeten yukarıdaki yanlışlıkların düzeltilmesi gerekir.
2. Çavuldur Çaka Bey' in öldüğü yere dair kitabelerdeki yanlışlıklar düzeltilmelidir.
3. Deniz savaşları kavramını tarihte ilk kez Türklere kazandıran Çavuldur Çaka Beyin ölüm tarihine yönelik resmi döküman ve kaynaklardaki yanlışlıklar düzeltilmeldir.
4. Çavuldur Çaka Bey'in ölümünden sonraki dönem Selçukluların Anadoluya yerleşimini geciktirdiği için I. Kılç Arslan' ın Çaka Bey'i öldürmesi (!) veya öldürtmesinin (!) Selçukluların Anadolunun büyük bir bölümünde hakimiyetlerini kaybettiği tarihsel olarak bilinmektedir.
5. Roman, bir kişi ya da bir grup insanın başından geçenleri, onların iç ve dış yaşantılarını belli bir kronolojik, mantıksal, duygusal ya da sanatsal ilişkiyi gözeterek öyküleyen uzun kurgusal anlatıdır. Hikayeye kıyasla daha uzun ve olaydan ziyade kişi merkezli bir yazı türüdür. Çaka Bey ile ilgili olarak yazılan iki romanda farklı iki karakter davranışı nasıl izah edilecektir?
Su altı arkeologlarına düşen görev, Çeşme'nin hemen karşısında yer alan Koyun Adaları etrafında tarihimizdeki ilk deniz savaşını yapan Çaka Bey'in batırmış olduğu Bizans gemi batıklarını ortaya çıkarmak olmalıdır.
ARKEOTEKNO
Sayfa Yorumları (1)
Mehmet
Araştırmanızı çok dikkatlice okudum ve tamamiyle sizinle aynı fikirdeyim, bilgi kirliliğinin yalan yanlış haberlerin önüne geçilsin lütfen, buna benzer pek çok olay var tarihimiz de, yaptığınız çalışma için teşekkürler
Yorum Bırakın