İNSAN BEYNİNDE UNUTMANIN NEDENLERİ?

S. Vedat Karaarslan Arkeolog- Elektronik Mühendisi (MSc.)

İnsanın yaşlanmaya doğru giden beyni sinaps ve nöronlar arasındaki iletişimsizliği pratik hayatta bir hareketin yapılmak istenilmesi ancak hareketi yapamama şeklinde ortaya çıkan psikolojik bir davranış modelini ortaya koyar. Kitap okumak istenir okunamaz, bir işin çok yapılması istenir ancak bir isteksizlik ortaya çıkarak kişi kendisini izole (ayrıştırma) yapma isteği içinde bulur.

Bu durum biyolojik olarak nöronları çevreleyen zar üzerinde bulunan amiloid ve sinir hücrelerinin içinde bulunan nörofibri denilen plakların beyinde birikmesi olarak ortaya çıkan lezyonlar (bozukluk) sonucunda Alzheimer hastalığına kadar giden bir sonucu ortaya koyar. Nöronun iç kısmında ortaya çıkan tau adlı bir proteinin iplikçikler şeklinde nöronun iç yapısını bozarak nöronlar arasındaki iletişim sistemi bozulur ve sinaptik iletişim zarar görebilir. Bu durum kişide ‘bilişsel’ gerilemeyi ortaya çıkarır.

Beynin biyolojik yapısı içinde işlev gören nöroglia hücreleri adeta beynin koruyucusu gibi sürekli bir gözetmen gibi beyindeki bağlantıları kontrol eden bir işlevselliğe sahiptir. Glianın bir türü olan mikroglianın ana görevi sağlıklı bir beyinde toksin ve diğer nöro işlevsizlikten kaynaklanan yapıyı düzenleyip nöronlar arasındaki iletişimi gözetlerken yukarıda bahsettiğim plakların birikmesi durumunda bu görevini neden yerine getiremediği Alzheimer hastalığı üzerinde çalışanların ana inceleme konusunu teşkil ediyor. 

TREM2 (Triggering Receptor Expressed on Myeloid Cells) adlı bir genin mikroglia hücrelerine ve yıldız şekilli bir tür glia türü olan astrositlere bu 'amiloid plaklarını temizlemesini' söylediği ve 'beyindeki iltihaplanmayı önle' şeklindeki söylemine karşın mikroglia hücrelerinin bunu 'yerine getirememesi' gerek mikroglia gerekse astrositlerin bir yumak halinde nöronun etrafında toplanarak ona zarar veren kimyasallar yaymasına neden olur ve beyin iltihaplanması ortaya çıkabilir..    

12 Secrets for Memorizing Things Easily

Oluşan her iki plak beyindeki nöronlar arasındaki iletişimi bozan bir işlevselliğe sahip olduğu için beynin nöronlar arasındaki iletişimi ortadan kaldıran bu hastalıkta ortaya çıkan ilk dışavurum ‘unutkanlık’ olarak oluşur.

Uzun yaşamın sırrının 100 yaşın üzerine gidiş olarak hesaplayabilen yaklaşımlara karşın beynin bu şekilde plaklarla dolu biyolojik gelişiminin önlem alınmadığı takdirde lezyonlar ile bozulmuş yapısı yaşamın uzatılma çalışmalarına rağmen beynin bu sorunlardan kaynaklanan Alzheimer ile yaşama durumu insanlığı tehdit edecek gibi görünmekte. Yapılan çalışmalarla yaşam süresinin 100 yaşını aşkın bir düzeye getirme hedefine doğru gidilirken unutulmaması gereken bir diğer husus ise beyindeki bu biyolojik sorunun çözülmesi gerekliliğidir.

Alzheimer hastalığına yol açan bu yumakların oluşumun daha çok hafıza ile ilgili bölgelerdeki  şakakların altındaki şakak kemiği arkasında, beyin ön lobunun üzerinde, şakakların üzerindeki parietal kemiği yakınlarındaki dokuların bozulmasından ortaya çıkan bir oluşum sonucunda ortaya çıkması beyin görüntüleme cihazları olan PET (Positron Emission Tomography) ve CT (Computerized Tomography) ile çekilen filmlerde de görülebilen beynin büzülmesi anlamında ‘atrofi’ olarak izlenebiliyor.

Soru ve sorun alzheimer hastalığı açısından beyinde oluşan bu plakların üretilmesinin önlenmesi olduğuna göre her iki plağın da gelişiminin önleme konusunda henüz bulunan bir antibiyotik olmadığı  ancak bunun bir yolunun düzenli egzersiz ve sağlıklı bir diyet ile önlenebileceği unutulmamalıdır. [1]

ARKEOTEKNO 

[1] https://www.healtheuropa.eu/alzheimers-disease-amyloid-plaques-and-neurofibrillary-tangles/97362/

[2] Diyet açısından DASH (Dietary Approaches to Stop Hypertension), Akdeniz ve bu iki diyetin bir birleşimi olan antioksidan kaynaklı Rush Alzheimer Hastalığı Merkezi tarafından 2015 yılında yayınlanan MIND (Mediterranean-DASH Intervention for Neurodegenerative Delay diet) diyeti olarak bilinen yöntemler bugün için öneriliyor olsa da kişiye göre bir diyetisyen önerisi ile bu diyetin uygulanması ve günlük rutin egzersiz yapılması plakların oluşumunu azalttığı ortaya koyulmuştur. İyileştirme bol miktarda sebze, tam tahıl ve kalbe iyi gelen yağlar olurken kaçınılması gereken besinler şeker, rafine unlar ve doymuş yağ olarak belirlenmiştir.   

[3] https://www.rushu.rush.edu/research/departmental-research/rush-alzheimers-disease-center

[4] https://www.brightfocus.org/alzheimers/article/decreasing-your-risk-alzheimers-disease

[5] https://www.nia.nih.gov/health/what-happens-brain-alzheimers-disease