ÇANAKKALE'DE DÜŞMANA İSTİHKAM KÜREĞİ SALDIRAN BİGALI MEHMET
Yazan: S. Vedat Karaarslan Arkeolog-Y.Mühendis
Trablusgarp, Balkan, Sarıkamış felaketleri...
Hepsi de Osmanlı'nın çöküşüne vurulacak son darbe olarak biliniyorsa da I. Dünya Savaşı'nda Doğu Cephesi ve Çanakkale' de yaşanan savaşlar öyle olmadığını göstermişti.
Doğu sınırımızın çizildiği 'Kafkas Cephesi Muharebeleri' ve batıda 'Çanakkale Savaşları' kurulacak Türkiye Cumhuriyetinin temel direği olmuş Sakarya Meydan Savaşı ise bu direğin en önemli dayanağı olmuştu.
Osmanlı İmparatorluğu sınırları içinde 1821 ile 1922 yılları arasında çoğu Türk olan beş milyondan fazla müslüman ölmüş, geriye kalanlar ülkelerinden sürülmüş evlerini barklarını ve mezarlarını dahi bırakarak muhacir olarak Anadolu’ya sığınmıştı. Balkan Savaşları (1912-1913) yorgunu Osmanlı Devleti ordusu geri çekilirken adeta soykırımı yaşayan halk, bir kabus yaşamaktaydı.
Osmanlı Devleti'nin I. Dünya Harbi ile birlikte doğu ve batı cepheleri içinde yer alan kara ve deniz harekatlarının yapıldığı Çanakkale Savaşı sonuçları itibariyle önemli bir savaştır.
Düvel-i Muazzama her üç felaket sonunda Osmanlı Ordusu'nun yok olduğunu zannediyordu.
Osmanlı'nın Doğu sınırlarına Kafkas Cephesi'nden 1 Kasım 1914 yılında girilmişti. İşgal güçleri ancak 2.5 yılda Karadeniz kıyılarına ulaşabilmişlerdi.
Aynı dönem içinde denizde 19 Şubat 1915-18 Mart 1915 arasında 18 Mart 1915 de yapılan saldırının başarısızlığı üzerine Gelibolu Yarımadası'nda Arıburnu ve Seddülbahir bölgelerine asker çıkarılması üzerine karada 25 Nisan 1915- 09 Ocak 1916 tarihinde bir cephe daha açılmıştı.
Doğu'da Kop Dağları'nda (Erzurum - Bayburt arasında bulunan Gümüşhane iline bağlantı sağlayan önemli stratejik bir dağ geçidi) Mareşal Fevzi Çakmak'ın ifadesi ile Plevne'ye benzer bir direniş, Doğu Karadeniz içlerinde Çarlık Rus askerlerine karşı yerel halk tarafından bir atasözü haline gelen 'bir Çanakkale geçilmez bir de Harşit Vadisi' şeklinde Çanakkale'ye benzer Harşit Çayı (Anadolu'nun Türk yurdu haline gelmesinde Oğuzların bir kolu olan Çepnilerin 1000 yılı aşkın bir süre var oldukları Gümüşhane - Torul - Kürtün - Doğankent (Harşit) - Tirebolu hattı içindeki Harşit Vadisi) kıyılarında bir başka direniş...
Kop Dağı direnişinin mimarı Halit Paşa'dan (Karsıalan) Çanakkale'de 19. Tümen Komutanı Yarbay Mustafa Kemal'in rapor etmesi ile ve Enver Paşa'nın önerisi ile madalya verilmesi için Padişah'a hakkında yazı yazılan önce elindeki taş ile sonra istihkam tüfeği ile düşmana saldıran Bigalı Mehmet Çavuş.
Çanakkale'de Inflexible, Lord Nelson, Quenn Elizabeth, Agamemnon, Prince George, Bouvet, Majestic kruvazörleri, toplam 40 parça gemi ..
Hepsi de Çanakkale cehennemine girmek üzere sıralarını bekliyorlardı...
İstanbul Boğazı'nda da İngiliz-Fransız gemileri bombardımanı ,
Doğuda Çarlık Rus Ordusu'nun 'plaston' tugayları Karadeniz' e doğru karadan ilerliyorlardı...
Osmanlı'nın makus kaderi yazılmaya çalışılıyordu...
Ancak ne Osmanlı Ordusu Türkler aleyhine zorla dikte ettirilen anlaşmalara istinaden silah bıraktı, ne de ağır silahlar ile yüklü büyük dretnotlu gemileri 'Mehmetçiğin isim babası' Bigalı Mehmet Çavuş'un istihkam küreğini yenebildi.
Sakarya Meydan Savaşı ise yeni Türkiye Cumhuriyetinin temel direği olarak tarihteki yerini aldı.
Bütün şehitlerimizi rahmet ve saygı ile anıyoruz.
ARKEOTEKNO
[1] Seddülbahir Cephesi'nde, çıkarma yapan düşman askerlerine karşı silah arkadaşlarıyla çarpışırken namlusu parçalanan tüfeğini İngilizlere fırlatan ve yerden aldığı taşlarla mücadelesini sürdüren Bigalı Mehmet Çavuş, adını tarihe altın harflerle yazdıran Mehmetçikler arasında yer alıyor. Mehmet Çavuş'un gösterdiği kahramanlığı ödüllendirmek isteyen 19. Tümen Komutanı Yarbay Mustafa Kemal, Müstahkem Mevki Komutanı Cevat Paşa'ya bir rapor göndererek 27. Alay 3. Tabur 10. Bölük eratından Mustafa oğlu Bigalı Mehmet Çavuş'a kahramanlık madalyası ödülü verilmesini sağladı.Balkan Savaşları ve Birinci Dünya Savaşı'nda 16 yıl askerlik yapan ve 1964 yılında 86 yaşında vefat eden Mehmet Çavuş'un kabri, Biga'ya bağlı Bahçeli köyünde bulunuyor.
Sayfa Yorumları (0)
Yorum Bırakın