UYDULAR İLE ARKEOLOJİK BULUNTU TESPİTİ

Türkiye'de Coğrafi Bilgi Sistemleri (CBS) olarak bilinen GIS (Geographic Information System) çalışmaları ilk kez 1990 lı yıllarda başlamıştı.

Bu yıllarda PTT de bir özel firma ile analog çizili haritalar paftalar halinde sayısallaştırılıyordu.

Daha sonra bu bilgilerden esinlenilerek PTT nin yer altı kablo ve diğer şebekelerinin (ağının) dolayısıyla önce bütün Ankara'nın yeraltı ve yer üstü altyapı bilgilerine dair değişik kurumların sahip oldukları bilgiler tek bir yazılım ile ortak hale getirilmesi planlanmıştı.

Hatta önce İstanbul Yolu güzergâhındaki Türk Telekom altyapısı Yenimahalle Telefon Müdürlüğü ve Başmüdürlük elemanlarının ortak çalışmaları ile bilgisayarlara yüklenmişti.  

Belediyenin sahip olduğu gaz boruları, su ve kanalizasyon ağı bilgileri, Telekom'un sahip olduğu yer altı kabloları, elektrik idaresinin sahip olduğu enerji nakil hatları bilgileri tek bir ekrandan topluca görülebilecekti.

Bu yıllarda belediyenin kazı yaparken bilmeden kestiği haberleşme kabloları ya da PTT elemanlarının kazı yaparken belediyenin gaz borularına rastlayarak bir tehlikeye maruz kalmaları sayısal haritalara işlenen bu bilgiler sayesinde önceden bilgilenme sağlanacak ve toplantılarda kazılacak bölgelerin bilgiler bir masada yetkililer tarafından değerlendirilebilecekti.

Bu bilgilerin daha sonra diğer belediyelere de yaygınlaştırılması çalışmalarına bu yıllarda başlanmıştı. 

Bu çalışmaların gerekliliği kentin yönetiminde değişik kurumlar arasında ortak bir Kent Bilgi Yönetimi (KBY) altyapısına sahip olmaktı.

Tokyo Metro Haritası

TOKYO METROSU (JAPONYA) 

Öyle ya ileride belki Türkiye'deki bütün illerimizde Tokyo metrosu gibi son derece yoğun bir metro altyapısına sahip olursak, Tokyo metrosundaki gibi bir tünelden girip diğer tünelden çıkması arasında neredeyse saniyeler süre farkı olan trenlerin yönetimi sayısallaştırılan bu haritaların kullanılması sayesinde olabilecekti. Yoksa bir tünelden çıkan trenin aynı tüneline girecek başka bir trenin yoğun trafiği KBY olmadan nasıl düzenlenebilir ki? 

Kent Bilgi Yönetimi denilen teknolojik altyapı da bunu gerektiriyordu.  

Tabi ki bu çalışmalar bu yıllardan 30 sene sonrasında değişik elektronik-endüstriyel aletlerin de gelişmesi nedeniyle daha değişik boyutlara ulaşmıştır. 

Bunu bir örneği de aşağıda uydular üzerinde bir arkeolojik verinin nasıl tespit edileceğine yönelik çalışmada vurgulandığı gibi UYDULAR ile çalışma endüstrinin ulaştığı, en son noktadır.

Bildiri özet bilgisi ve linki aşağıda verilmektedir: 

Uydular üzerinden uzaktan algılama yöntemiyle arkeolojik kazı alanı araştırması yapılması ve kazı alanlarındaki buluntuların sanal gerçeklik (Virtual Reality) teknolojileri kullanılarak 3 boyutlu rekonstrüksiyonunun gerçekleştirilmesi sadece bu alanlarda bulunan kültürel mirasın kayıt altına alınması değil, aynı zamanda buluntuların görselleştirilerek müzeler gibi topluma açık yerlerde ziyaretçilere sunulması açısından da önemli bir çalışma olarak görülür. Özellikle yüzey araştırmalarında spektral ve mekansal çözünürlüğü yüksek düzeyde haritalama, yüzeyler arasındaki farklılıkların detaylı olarak algılanmasına dayalı farklı ölçekteki arkeolojik araştırmalar için uydular ile uzaktan algılama yöntemi, konteks haritalama, buluntu yerinin gösterimi, buluntu yerinin kategorize edilmesi, arazinin modellenmesi ve rekonstrüksiyonunun yapılması alanlarında kullanılırlar.

Bu alanlarda elde edilen görsellerin Coğrafi Bilgi Sistemleri (CBS) yazılımları ve GPS uydu sistemleri ile entegrasyonu sonucunda planlanan kazıların kayıt altına alınması ve belgelendirilmesi ile kültürel varlıklar koruma altına alınabilmektedir. Kazı alanlarının uydular ile tespit edilmesinden, buluntunun elektronik tarama ile bilgisayar ortamlarında görüntülenebilmesine kadar kullanılan altyapılar içinde bilişim teknolojileri ve özelikle de telekomünikasyon sistemleri çok önemli rol oynar. Bu makalede arkeolojide uydular üzerinden uzaktan algılamaya yönelik uygulamalar (remote sensing)ile elde edilen verilerin değerlendirilmesinde bilişim teknolojileri ile yakınsama (convergence)yöntemleri tartışılmaktadır.

ARKEOTEKNO Genel Yayın Yönetmeni S.Vedat Karaarslan'ın o zamanki adı PTT olan şimdiki Türk Telekomünikasyon A.Ş de GIS (Geographic Information System) çalışmalarının Türk Telekom alt yapısının da dahil edilmesi kapsamında 1990 lı yıllarda Ankara Belediyesi ile yapılan ortak çalışmalarda aktif çalışmış olmasının getirdiği birikim ile 2013 tarihinde Türkiye'de ilk kez gündeme getirdiği ve Türkiye Bilişim Derneği'nin düzenlemiş olduğu Ulusal Bilişim Kurultayı'nda sunmuş olduğu bildirinin tam metnine aşağıdaki linkten ulaşılabilir. 

https://www.academia.edu/7836528/Bilisim_Teknolojileri_ve_Uzay_Arkeolojisi_Baglaminda_Uzaktan_Algilama_Ile_Buluntu_Tespiti_TBD_30._Ulusal_Bilisim_Kurultayi_2013