İL TANITIM ETKİNLİKLERİ VE 'MU' SORUNUMUZ

Büyükşehirlerdeki metro istasyon ya da duraklarının M harfleri ile mi? yoksa U harfi ile mi? simgesel olarak logosunun belirleneceğinin tartışmaları içinde her iki harfin birleşimi olan MU kelimesi ile var olmadığı da ileriye sürülen efsanevi MU kıtası araştırmalarına zımni olarak özlü bir katkı ve  arkeolojik tanıtım yapıyor olmamızdan bahisle (!), tersine okunuşu olan UM kelimesinin vedik arkeolojideki anlamını vareste tutarak  toplumsal bir ayrım olarak nedenini anlayamadığımız tarzda ve şekilde aynı beyhude ya da fuzuli tartışmalar gibi büyük illerde bulunan X yönetim, denetim ve yetki alanında Kadın-Erkek, Y yönetim, denetim ve yetki alanında Bay-Bayan yazılı alanların olduğu park ve fuar alanlarına vardığınızda belirli illerin hep aynı X sergi ve fuar alanlarında, Y alanında ise hiçbir şekilde fuar ve sözüm ona tanıtım etkinliği yapmadığına şaşırtıcı bir şekilde şahit olabilirsiniz.

Öz Türkçemizde varlıklı anlamına gelen BAY kelimesinden üretilmiş BAYAN kelimesi ile eski Türkçede ERK e yani fiziki güce sahip olmak anlamında ERKEK kelimesinin Türkçede İR-ER olarak Sümercede ERKEK anlamına gelen (UR)TUR-TUR kelimesine kadar uzanıyor olması ve yine Sümercede ülke anlamına gelen KUR kelimesi ile benzerliği ile Sogd dilinde χwatēn olarak bilinen ve Türkçemize KHATUN ya da HATUN olarak geçen kelimelerden üretilme KADIN kelimesini düşünürsek bu kelimelerin kullanılma amacına ve yerine has olarak kullanılması gerektiği ortaya çıkar.

Demek ki Orhun abidelerinde 'Çıgany bodunug bay kıldım, az bodunug öküş kıldım' cümlesinin anlamı olan ‘Fakir Milleti zengin (bay) kıldım, az milleti çok kıldım’ cümlesindeki zengin anlamına gelen BAY kelimesinden evrilerek Türkçe BAYAN haline gelmesi ile kökeni Sümerlere kadar uzanan ERKEK kelimesi ile kökeni Sogdca bir kelime olan KADIN kelimelerinin dayandığı etimolojik kökenler Sümer ve Sogd dillerine kadar uzanır. Böyle bir ayrıma dayalı kelimelerin anlamlarını bu şekilde kullanacak olursak mantıken BAY kelimesinin kullanılması halinde Orhun Abidelerinde geçtiği gibi BAY kelimesinin karşılığının ÇIGANY yani FAKİR olması gerekir. Baykuşun adı da uğursuz olduğuna inanılan bu kuşun olduğu bölgelerde diğer kuşların uçmaması ya da bulunmaması nedeniyle kuşların beyi anlamına gelen bir kelime ile nitelenerek adlandırılmasına neden olmuştur. Günümüzde BAY kelimesinden üretilen BAYAN ya da eski Türkçeye göre ZENGİN anlamına gelen bu kelimenin kullanımını Sümer-Sogdca kelimeler ile dilimize geçen ERKEK-KADIN kelimeleri ile özdeşleştirilmesi beyhude bir tartışmadır. Birine hitap ederken ya da mektup zarflarının üzerilerine mektubun gideceği kişi adlarını yazarken BAY-BAYAN kelimelerin karşılığı olan ZENGİN-FAKİR yazamayacağımız gibi ERKEK-KADIN da yazamayacağımız ortada iken günümüzde ERKEK-KADIN derken erlik ve dişilik gibi bir fiziki duruma BAY-BAYAN tanımlaması ile kişiliğin nitelendirilmesi sağlanır.

DÜNYANIN EN ESKİ İKİNCİ  METROSU BEYOĞLU-KARAKÖY TÜNELİNİN AÇILIŞ TÖRENİ (1874) 

Böyle bir ayrımda büyük şehirlerde bir adet ya da neredeyse bir gelenek haline gelen İL TANITIM GÜNLERİ etkinliklerinde yapılır. Sanki kültürün ve tanıtımın bana göre X i sana göre  Y si varmış gibi, mekanik, elektrik otomasyon ve bugünlerde pek de popüler olan Endüstri 4.0 dan bahsetmek yerine tarihsel olarak atladığımız ya da es geçtiğimiz en önemli yıl olan 1863 Londra Metrosunda yaklaşık 12 yıl sonra İstanbul'da yapılan dünyanın ikinci metrosu olan Karaköy-Beyoğlu 'metro' inşaatına rağmen devamlılık sağlayamayarak bu metro çağını atlayarak boş tartışmalarla U mu yoksa M mi olacak tartışmaları ile ön plana çıkan ortak değerlerden sıyrılmaya doğru yönelik tehlikeli bir akımın giderek toplumda benimsenmeye başladığı bugünlerde sözüm ona etkinliğin adı İL TANITIM ise doğal olarak ekonomik güçlükleri yaşandığı bir ülkede kültür deyince sanki sadece yemek anlaşılabilecekmiş gibi koku ve dumanlar içinde daha önce ilan edilen tarihlerdeki sözüm ona tanıtım alanlarına gidildiğinde  ilgili ilgisiz diğer illerin çoğunun standlarını da görebilirsiniz.

Tam da Türkiye nin en ücra illerinin bu tablo içinde nasıl oluyor da aynı fuar ve sergi alanlarında sözüm ona tanıtım amaçlı 'ben ilimi, şehrimi dumanından tanırım (!)' ilkesine aykırı olacak şekilde aynı koku ve duman altı durumlarda gördüğünüzde bir önceki etkinlikten kalan tabela ve afişlerin biraz da o bölgeye ait olanlarının sergilenmiş olduğu, büyük illerin varoşlarında hazırlanmış olan o bölgeye ait gıda ürünlerinin sanki katılımcı illerin coğrafyasından getirilmiş gibi, o bölgeye ait göstermelik birkaç aracın trafik plakalarının nümayişi ile üç tarafı deniz ile çevrili ülkemin denizde kıyısı olmayan il fuarlarında örneğin balık, denizde kıyısı olanlarında ise kebap görmeniz olasıdır. Bu tanıtım günlerinin neden sadece büyükşehir olarak bilinen illerde yapıldığına, küçük olduğuna kanaat getirilen illerin neden birbirlerini tanıtmaya gerek duymaksızın hep kendilerini büyük illere tanıtım gayretine düştüklerine dair anlaşmazlık içinde bu durumun 'ticari' olduğuna kanaat getiriliyor olsa da Anadolu'nun arkeolojik geçmişinden elde edilen her türlü çanak-çömlek gibi materyal bu ilişkisizliğin tarihinin neredeyse tarih öncesine kadar uzanmış olduğunu ortaya koyması gayet enteresan bir tespit olarak görülmeldir.

Et ya da daha çok neden balık yenilmediğine dair felsefik düşüncelerinden sıyrılarak bu X ve Y sergi ve fuar alanlarındaki stand alanlarının yüksek kiralama ücretleri bir yana bu alanların ziyaretlerinde çok yoğun olanlarında iş sağlığı ve güvenliği anlamında tehlikeleri ile birlikte konu illerin tanıtım ve kültürlerini tanıtmak ise gerisi teferruattır diye düşünerek bu stand alanlarının neden ücretsiz sağlanmadığı önemli bir yönetim zaafiyeti ve sorunudur. Demek ki bu stand alanlarını illere kiralayan kamu da bunlardan yüksek kira ücretleri talep ederek aslında bu sergi ve fuar alanlarına katılan illerin tanıtım amaçlı değil ticari amaçlı olduklarını zımnen kabul etmiş oluyor. Tam da bu şekilde anlıyor olsak da madem ki adı il tanıtım günleri o zaman farklı X ve Y yönetim alanlarında bu stand alanlarını illerden gelen il tanıtımını yapacak tüzel ve gerçek kişilere ücretsiz sağlayarak kamu görevini yerine getirilmesi gerekmez mi? Yok eğer bu etkinlikler ticari bir anlam taşıyorsa bunca iş güvenliği ve hijyenik  şartları zorlayarak hizmet veren bu fuar ve sözüm ona tanıtım alanlarının denetlenmesi gerekmez mi? Adı İL TANITIM günü olmasına rağmen madem satış yapıyorsun ben senden yüksek kira ücreti alırım mantığı içinde fuar ve sergi standlarında kim daha yüksek volümlü hoparlöre sahip olarak bunca bağırtı ve çığırtı içinde kim neyi tanıtıyorsa bunun da kültürel yönden toplumsal bir sorun olarak görülmesi gerekir.

Londra metrosu - Vikipedi

İngiltere'de Underground, Almanya'da Under-Bahn yani yeraltı metrosu anlamında tam Türkçe karşılığı 'Büyükşehirlerde semtler arasında işleyen, ulaşımı yerin altında sağlayan tren, (Y)er (A)ltı (T)reni' olan metroların istasyonlarına ufki bir bakış ile görülebilecek şekilde bakıldığında her ikisinin de karşılığının sanki demiryolculuk bakış strateji ve bakışımıza paralel olacak şekilde YAT gibi bir kısaltmaya tekabül etmesinin de talihsiz bir tartışması gibi görülebilecek tartışma konusu olan M ve U harflerinin hangisinin kullanılacağına yönelik harflerin birleşimi ile arkeolojik olarak henüz ispatlamayan MU kıtası hatırlanıyor olsa da il tanıtım etkinliklerinin bu haliyle düzenlenmeye devam edilmesi durumunda adının İL TANITIM GÜNLERİ yerine  İL PANAYIRLARI adının kullanılması daha yerinde bir karar olacaktır.

ARKEOTEKNO